Zihinde tasarlanan bir konunun sözlü ola...
Zihinde tasarlanan bir konunun sözlü olarak veya yazıyla bildirilmesine anlatım denir. Anlatımın aracı kullanılan sözcüklerdir. İki veya daha fazla sözcüğün anlam ilgisiyle sıralanması, birlik kurması anlatımı oluşturur.
Anlatım becerisi yüksek kişiler, duygu ve düşüncelerini daha etkili olacak şekilde ifade edebilir. Bu beceri içinde bulunan konuşma becerisi hayatın tamamında, karşılaşılabilecek her alanında kişiye gerekli olacak bir beceridir. Konuşma becerisi yüksek olan kişilerin hayata dair başarıları da yüksektir. Toplumsal ilişkilerin daha sağlıklı ve daha verimli olmasında etkili konuşmanın önemi tartışılmaz bir gerçektir. Etkili konuşma, konuşma eğitimi ve bilgi birikimiyle geliştirilebilir bir yetenektir. İyi bir konuşma yapabilmek için dilin kurallarını bilmek ve kelimeleri doğru seslendirebilmek gerekir. Konuşmada ses ve söz uyumlu olmalıdır. Konuşmacı, anlattığı konuyu dinleyici grubunun yaş, eğitim ve ilgisine göre ayarlamalıdır.
İyi bir anlatım, belli bir amaca hizmet etmeli, sağlam bilgilere dayanmalı, dinleyicilerin ilgi ve dikkatini toplayabilmeli ve kişinin anlatımdan zevk almasını sağlamalıdır.
Konuşulacak konu hakkında iyice düşünmeden, araştırma yapmadan dinleyici karşısına çıkmamak gerekir. Gelişigüzel ve tekdüze bir konuşma dinleyiciyi sıkar. Konuşurken efendim, efendime söyleyeyim, uzatmayalım, yani, anlatabildim mi gibi sözler dinleyeni rahatsız eder. Konuşmada tamam mı, tamam, oldu, boş ver, şey, işte, hım, eee gibi sözler kullanılmamalıdır.
Konuşmada doğrudan bir söyleyiş biçimi seçilmelidir. Konuşmada doğrudan söyleyiş, genellikle kişi zamirleri kullanmakla sağlanır. Ben, biz, bana siz, size, sizin gibi kelimeler konuşmayı resmilikten kurtarır. Konuşmaya bir söyleşi havası katar. Konuşmaları bu havada yapabilmek için cümleleri kısa tutmalı uygun deyim, küçük hikaye ve şiirlerden yararlanılmalıdır.
Konuşmayı birtakım terimler, anlamı bilinmeyen kavram ve kelimelerle doldurmak konuşmada başarısızlığa neden olur. Kelimeleri seçerken, anlatımı biçimlendirirken dinleyicilerin durumu ve konunun özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Net olmayan hızlı konuşmalar, yabancı kelime ve terimlerin kullanılması dinleyicide yanlış ve eksik anlamaya neden olur. Dolayısıyla da konuşmalar amacına ulaşamaz. Konuşma hızı ne kadar artarsa karşı tarafın anlaması da o kadar zorlaşır. Konuşma anında konuşmacının yüz ifadesi, duruşu ve hareketleri konunun dinleyici tarafından daha kolay anlaşılmasını sağlar.