Suç tipine uygun ve hukuka aykırı olduğu...
Suç tipine uygun ve hukuka aykırı olduğu tespit edilen bir fiil haksızlık teşkil eder. Ancak failin haksızlık teşkil eden bu fiilden dolayı sorumlu tutulabilmesi için, ayrıca kusurlu hareket etmiş olması gerekir. Bu çerçevede, ceza hukukunu ilgilendiren bir fiili gerçekleştiren failin ceza hukuku yaptırımlarıyla karşı karşıya kalması için, işlediği fiilin suç teşkil etmesi yeterli değildir; ayrıca failin fiili nedeniyle kusurlu bulunması gerekir. Failin, hukukun icaplarına uygun hareket etmesi gerekirken, hukuka uygun hareket etmemeyi tercih etmesi failin işlediği fiil nedeniyle kusurlu kabul edilmesine neden olur. Dolayısıyla kusur değerlendirmesi, fiille ilgili değil, işlediği fiille bağlantılı olarak faille ilgili bir değerlendirmedir.
Kusur, gerçekleşen haksızlıkla ilgili olarak failin iradesinin oluşum koşullarını inceler. Kusur, işlenen fiille ilgili olarak failin şahsen kınanıp kınanmayacağı konusundaki yargıyı ifade eder. Bir kişinin işlediği fiil nedeniyle şahsen kınanabilmesi, yani kusurlu kabul edilebilmesi için, somut olayda özgür iradesiyle hareketlerini yönlendirebilmeli, gerçekleştireceği fiilin haksızlık teşkil ettiğinin bilincinde olmalı ve bu bilince rağmen, hukuk kurallarına aykırı davranmayı tercih ederek fiilini gerçekleştirmelidir.
Kusurluluk incelemesi, işlenen fiil dolayısıyla bir insan olarak failin hangi şartlarda sorumlu tutulacağını tespit etmeye yarar ve işlediği fiille ilgili olarak kişideki iradenin oluşum şartlarının tespiti ve bu tespite istinaden gerçekleştirdiği eylem dolayısıyla failin şahsen cezalandırılması gerekip gerekmediğini ortaya koyar.
Ceza sorumluluğu için, failin kusurunun bulunması şarttır. Kusursuz ceza olmaz ilkesi, ceza hukukunun temel ilkelerindedir. Cezanın aksine, güvenlik tedbiri niteliğindeki diğer ceza hukuku yaptırımlarının uygulanabilirliği kusura bağlı değildir. Failin toplum bakımından arz ettiği tehlike göz önünde bulundurularak uygulanacak olan güvenlik tedbirleri, faile işlemiş olduğu fiil bakımından bireysel isnadiyette bulunulamasa dahi uygulanabilecektir.
Bunun dışında somut olayda hükmedilen ceza da kusur oranında olmalıdır. Ceza kusurun ölçüsünü aşamaz. Kusur, haksızlık teşkil eden fiilin unsurları arasında yer almaz. İşlediği fiille haksızlığın unsurlarını gerçekleştirmesi failin cezalandırılabilmesi bakımından gerekli, ancak yeterli değildir. Daha önce değinildiği üzere, failin ayrıca işlemiş olduğu fiilden dolayı kusurlu sayılabilmesi de gerekmektedir. Fail işlemiş olduğu fiilden dolayı kınanamadığı takdirde kusurlu sayılamaz ve dolayısıyla cezalandırılamaz. Örneğin, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını anlamayacak derecede akıl hastası olan bir kişinin, bir insanı öldürmesi halinde işlediği bu fiil haksızlık oluşturur. Ancak fail kusur yeteneğine sahip olmadığı için kusurlu sayılamaz ve kendisine ceza verilemez. Ancak güvenlik tedbiri uygulanabilir.
Kusur yargısında bulunulabilmesi için öncelikle kasten veya taksirle işlenmiş bir fiilin varlığı gerekir. Fiil olmaksızın haksızlık olmaz. Haksızlık, kusur yargısının temelini oluşturur. Haksızlık olmaksızın kusur olmaz. Buna göre, kusur yargısı fiilden soyut olarak belirlenemez. Kişinin kusur yeteneğinin bulunup bulunmadığı konusundaki tespit, somut olayın şartları göz önüne alınarak yapılır. Örneğin, bir kleptomani akıl hastasının, hırsızlık suçu bakımından irade yeteneğinin mevcut olmadığı kabul edilebilirken bu kişinin işlediği kasten yaralama suçu açısından kusur yeteneğinin bulunmadığından söz edilemez.