Kanunlar devletin sınırları içinde uygul...

 Kanunlar devletin sınırları içinde uygulanır. Devletin sınırları içindeki coğrafi alan ülke olarak adlandırılır. Kara ülkesi, hava ülkesi ve denize kıyısı varsa deniz ülkesinden oluşur. Devletin bayrağını taşıyan gemi ve uçaklar da devletin yetki alanı içinde kabul edilir.
 Kanunların, onları çıkaran devletin ülkesinde uygulanmasına ülkesellik ilkesi adı verilir. Buna göre, örneğin, Türkiye Cumhuriyeti kanunları ülke sınırları içinde uygulanacaktır. Bu ülke kanunları sınırları içinde sadece Türk vatandaşlarına değil, vatandaş olmayan tüm yabancılara da uygulanacaktır. Ceza Kanunu bakımından Türkiye’de bir suç işleyen Türk vatandaşı ile yabancı arasında fark bulunmamaktadır.
 Hukukun uygulanmasıyla ilgili ikinci ilke şahsilik ilkesi ya da vatandaşlık ilkesi olarak adlandırılan ilkedir. Buna göre kişi nerede bulunursa bulunsun kendisine vatandaşlık bağı ile bağlı olduğu devletin hukuk kuralları uygulanır. Kişi yurtdışında bulunsa bile kendi devletinin kanunları ona uygulanır.
 Belirtmek gerekir ki, bireyin yurtdışında bulunması, bireyin birden fazla vatandaşlığı bulunması veya bireyin hiçbir devlete vatandaşlık bağı ile bağlı olmaması durumlarında bu iki ilke çatışabilmektedir. Kural olarak kamu hukuku alanında ülkesellik ilkesi uygulanır. Kamu düzeni ile çatışmadığı müddetçe vatandaşlık ilkesinin özel hukuk alanında uygulanması söz konusu olabilmektedir. Hangi devletin kanunlarının uygulanacağı konusu karmaşık bir konu olup uluslararası hukukta devletin yetkisi ve kanunlar çatışması konuları ile çözümlenir.
 Kanunlar ilke olarak yürürlükte bulundukları zaman uygulanırlar. Diğer bir deyimle yürürlüğe girmeden önce ve yürürlükten kalktıktan sonra uygulanmazlar. Ana kural bu olmakla birlikte bunun önemli istisnaları da bulunmaktadır.
 Kanunlar ne zaman yürürlüğe gireceklerini kendi maddelerinde belirtirler. Bu ileriye dönük özellikli bir tarih ya da belirli bir zaman süreci örneğin yayımı tarihinden bir yıl sonra olabilir. Genellikle kanunlar yayımı tarihinde yürürlüğe gireceklerini belirtirler. Bunlardan hiçbiri yapılmamışsa, yani kanun ne zaman yürürlüğe gireceğini söylememişse, kanunun Resmi Gazetede yayımlandığı günü izleyen günden itibaren 45 gün sonra yürürlüğe girer. Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve yönetmelikler, yayımdan sonraki bir tarih belirlenmemişse, Resmî Gazetede yayımlandıkları gün yürürlüğe girer.
 Kanunların ne zaman yürürlükten kalkacakları da sarih ya da zımni olarak tespit edilebilir. Açıkça yürürlükten kaldırma çeşitli yollarla olabilir. Yasa koyucu kanunun yürürlükte kalacağı süreyi önceden belirtmişse bu sürenin dolmasıyla kanun kendiliğinden yürürlükten kalkar. Sonradan yürürlüğe giren bir kanun, açıkça önceki kanunu yürürlükten kaldırdığını ifade edebilir. Anayasa mahkemesi bir kanunu iptal ederek onu yürürlükten kaldırabilir. Bazen de üstü kapalı olarak sonraki kanun önceki kanunu yürürlükten kaldırabilir. Normlar hiyerarşisinde çatışan kurallar olamayacağına göre önceki kanunların sonradan çıkarılan kanunla çatışan hükümleri yürürlükten kalkar.
 Kanunlar ilke olarak geçmişe yürümezler. Diğer bir deyişle, kanunlar yürürlüğe girmeden önceki olaylara uygulanmaz. Bu hukuk güvenliği ve hukukun belirli olması ile ve kazanılmış hakların korunması ile yakından ilgilidir.
 Her olaya, o anda, yani o olay olduğu anda, yürürlükte olan kanun uygulanır. Sonradan çıkarılan kanun uygulanmaz. Özellikle ceza hukukunda bu böyledir. Kanunsuz suç ve ceza olmaz. Anayasaya göre kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz, işlendiği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez
 İstisnai olarak kanunların geçmişe yürümesi de mümkündür. Kamu düzeni, genel ahlak ve zayıfların korunması amaçlarıyla özel hukuk alanında kanunlar geriye yürüyebilir. Örneğin 2011 yılında çıkarılan Borçlar Kanunu’na göre on sekiz yaşından küçük işçiler ile elli yaşından büyük işçilere en az üç hafta yıllık izin verilir. Bu kanun çıkmadan önce yapılmış hizmet sözleşmelerine de bu kanun hükmü uygulanır.
 Ceza hukuku alanında sonradan çıkan ve fail lehine olan kanun geçmişe uygulanır. Sonradan çıkan kanunla faile daha az ceza öngörülmüşse ya da o fiil suç olmaktan çıkarılmışsa fail bundan istifade eder. Ancak sonradan çıkan kanunla ceza ağırlaştırılmışsa bu geçmişteki olaya uygulanmaz.