Soruşturma aşaması şikayete tabi suçlar...
Soruşturma aşaması şikayete tabi suçlar yahut resen araştırılacak suçlar bakımından farklılık göstermektedir. Şikayete tabi suçlarda altı aylık zaman aşımı bulunmaktadır. Bu süre zarfında suçtan zarar görenin polis, jandarma gibi kolluk kuvvetleri ya da Cumhuriyet savcılığı aracılığıyla şikayetçi olduğunu bildirmemesi halinde söz konusu şikayet süresi dolduğundan işlendiği beyan edilen suç, kovuşturulamaz hale gelmektedir.
Suç duyurusu ise ihbar anlamına gelmekle birlikte mağdur ya da üçüncü kişilerce de yapılabilmektedir. Cumhuriyet savcısı şikayet yahut suç duyurusu ile başlayan soruşturma aşamasını yürütmektedir. Bu bağlamda delillere adli bakımdan alt makamı konumunda bulunan kolluk ile erişir, araştırmaları tamamlar ve hukuka uygun talep ve isteklerin araştırılması için ilgili kurum ve kuruluşlardan bilgi talep edebilir, işlem yapılması talimatını verebilir.
Cumhuriyet savcısının adli olayın soruşturması ile ilgili delilleri toplaması durumunda iddianame düzenlemesi gerekmektedir. Düzenlenen iddianame görevli ve yetkili ceza mahkemesine tevdi edilir. Ceza mahkemesinin söz konusu iddianameyi Ceza Muhakemesi Kanunu uyarınca incelemesi gerekmektedir. İnceleme sonucunda on beş günlük süre içerisinde iddianame kabul edilir yahut eksikliklerin tamamlanması için Cumhuriyet savcılığına geri iade edilir. Eksikliklerin tamamlanması ile iddianame kabul edilir ve ceza davası açılmış olur. Aradaki inceleme süresinde ise ceza davası teknik olarak açılmamış sayılmaktadır. Diğer bir deyişle ceza davası (kovuşturma aşaması) iddianamenin kabulü ile başlamaktadır.
Cumhuriyet savcısı iddianame düzenlemeksizin soruşturma aşamasında kovuşturmaya yer olmadığına karar verebilmektedir. Bu durumda toplanan deliller ve yürütülen soruşturma neticesinde şüpheli (suçun faili) hakkında ceza davası açılmasına yetecek bulguların olmadığına kanaat getirilmektedir. Cumhuriyet savcısının kovuşturmaya yer olmadığı kararı ile ceza davası açılmaksızın ilgili şikayet veya suç duyurusuna son verilmektedir. Verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararlarına karşı şikayetçinin, mağdurun yahut suç duyurusunda bulunan üçüncü kişinin itiraz hakkı mahfuzdur.
Ceza davaları hukuk davalarının aksine kişilerin bireysel iradesiyle açılamamaktadır. Bu nedenle ister mağdur konumunda bulunan şikayetçi, isterse fail konumunda bulunan şüpheli yargılamanın temeli olarak soruşturma aşamasını almalı ve soruşturma aşamasından Yargıtay aşamasına kadar sürecin dikkatli olarak takibini yürütmelidir. Zira ceza yargılaması neticesinde ortaya çıkan sonuç hukuk mahkemesi kararlarından kimi zaman daha ağır niteliktedir.