Davacı vekili tarafından davalı aleyhin...
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine verilen dilekçe ile rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne dair verilen kararın Yargıtayda duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle daha önceden belirlenen duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalı vekilleri ile karşı taraftan davacı vekili geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi.
Taraflar arasında yapılan yargılamanın son oturumunda hüküm olarak gerekçeli kararda açıklanacağı gibi tespit edilen tutarın ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmişken daha sonra yazılan gerekçeli kararda davanın kabulü ile tazminatın ödeme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş böylece kısa kararla gerekçeli karar arasında açık bir çelişki ortaya çıkmıştır.
Böyle bir durumun bozma nedeni oluşturacağına ve bozmadan sonra mahkemenin önceki kısa kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi giderme koşuluyla vicdani kanaatine göre karar verebileceğine Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunca karar verilmiştir.
Mahkemece yapılacak iş önceki kısa kararla bağlı olmaksızın kısa karara uygun olarak gerekçesini yeniden düzenlemek veya gerekçeye uygun nitelikte yeni bir kısa karar oluşturmak ve bu şekilde kısa kararla gerekçeli karar arasındaki çelişkiyi gidermektir.