Taraflar arasındaki kayıt kabul davasın...

 Taraflar arasındaki kayıt kabul davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
 Temyize konu karar mahiyeti gereği duruşmaya tâbi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
 Davacı vekili davalı aleyhine alacağın tahsili için giriştikleri icra takibinin sonuçsuz kaldığını bu arada iflas eden davalının iflas masasına alacağın kaydı için yaptıkları müracaatın reddedildiğini ileri sürerek belirttikleri alacağın masaya kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
 Davalı iflas idare memurları davanın yasal süresinde açılmadığını davacının davalı şirkette yüzde doksan hisse sahibi ortağı olduğunu davacı şirket ve müflis şirket yetkililerinin aynı şahıslar olduğunu davacı şirketin müflis ile aynı adreste faaliyet gösterdiğini davacının iflastan önce başlattığı takipte asıl borca itiraz edilmeyip sadece faize itiraz edilerek takibin haksız olarak kesinleştirildiğini haciz ve talebin dolayısıyla alacağın muvazaalı olduğunu davacının ticari defterlerinin incelenmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
 Mahkemece dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre müflis şirketin defterlerinde davacı lehine alacak gözükse dahi müflis defterlerinin davacı şirket tarafından tutulduğu her iki şirket arasında organik bağ bulunduğu davacı tarafın alacağını somut olarak ispatlayamadığı gibi şirkete sermaye olarak koyduğu değerlerinin iflas halinde geri istenemeyeceği sermayenin şirket borçlarının karşılığını oluşturacağı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir.