İbraname savunması, hakkı ortadan kaldı...

 İbraname savunması, hakkı ortadan kaldırabilecek itiraz niteliğinde olmakla yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir.
 Somut olayda davalı vekili davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, ücretleri, hafta tatili, genel tatil ve fazla çalışma ücretlerini aldığına ilişkin ibraname ibraz etmiştir.
 Davalı vekili ödemeye ilişkin sadece kıdem tazminatı bordrosunu dosyaya sunmuştur.
 Davalı cevap dilekçesinde davacının istifa etmek suretiyle işten ayrıldığını, ihbar tazminatı hakkı bulunmadığını, fazla çalışma yaptığı iddiasının gerçek dışı ve ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığı iddiasının da afaki olduğunu savunmuştur.
 Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait iş yerinde çalıştığını, iş akdinin ihbarsız olarak feshedildiğini, iş yerinde haftada altı gün ve günde onbeş saat çalıştırıldığını fazla mesai ücreti ödenmediğini, genel tatil günleri ve ulusal ve dini bayramlarda çalıştığını, çalıştığı sürede yıllık ücretli izin hakkının da kullandırılmadığını ileri sürerek ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin alacağı, fazla çalışma ücreti alacağı ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
 Davalı, ibranamede ödendiği belirtilen alacakların var olmadığı savunmasını yapmakla ibranamenin içeriği ile savunması arasında açık çelişki meydana gelmiştir. Bu sebeple artık ibranamenin çelişen haklar açısından geçerliliğinden söz edilemeyecektir. Bu nedenle ibraname yukarıdaki açıklamalara göre bir değerlendirmeye tabi tutularak sonuca gidilmelidir. Mahkemece aksi yönde değerlendirme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.